AH O SENELER

15.04.2019


 

AH O SENELER

Seneler seneler gidipte gelmeyesin seneler.
Her köşede bekleşen kim olduğu belli olmayan,
Ne yapığını kendileride bilemeyen serseriler.
Sene 1970 lerden devam eden berbat çileler.
Her tarafta uzayan kuyruklar.Benim iş yeri Sultanahmet'teydi.
Yakın bakkala sorardık sigara ne zaman gelir?
Yağ çeşitleri ne zaman gelir.
Ona göre çırakları zamanından önce bakkala salardık
Girerdi kuyruğa alabildiği kadar sigara ve yağ alırdı.
İşte paranla rezil olmak sanırım buna denir.
Hadi onlara alıştık hemde razıydık.
Birde can güvenliğimiz Allaha emanet.Hep koyun gibiydik.
Herkes ürkmüş,herkes pusmuştu köşesine..
Bir bakarsın iş yerine dalmış üç beş şekilsiz insanlar.
Emirler yağdırır nutuklar atar,kimsede tık yok.
Yarın kapalısınız tamammı?Mecbursun tamam demeye.
Biz gelince açıksanız yandınız.
Sıkıysa yarın gelde iş yerini aç hadi.
Herkes evine gider yarın kapalıyız.
Eve varırsın evdede Aynı sıkıntılar aynı dertler.
Hanım gelir ağlamaklı bir sesle,tüp bitti yemek ocakta kaldı.
Mümkünmü bulabilmek.Tüpçu Rıza emmi vardı.
Doğru onun kapısına,Yalvarısın yemek ocakta kaldı bir tüp. 
Rıza emmi oğlu kemale bağırır bakele oğlum depoya,hiç tüp kalmışmı?
Kemal gider getirir aha bir tane var onuda eve ayırmıştık.
Ver oğlum ver Süleyman amcana o yabancı değil biz getirtiz der.
Sevinirdik sanki rıza emmi bedava vermiş gibi.
Ertesi sabah olur tekrar işe gideceksin,Halkalıdan 
Sultanahmete,trenden başka araç yok,koşarsın trene.
Geçip oturursun bir köşeye tren hareket etmek için tam hareket eder .
Kapı koluna asılı her kapıda ikişer üçer
gıllı mıllı şekilde gençler kapıyı açıp dalar içeri.
Önce bildiri dağıtılır sonra nutuklar atılır.
Yemin ettirilip öbür istasyonda inip diğer vagonlara binilir.
İş yerine gitmek için Cankurtaran istasyonunda inip yürüyerek çıkmak istersin.
Tam Erol taş'ın kahvesini geçersin
Hemen önünü çevirir bir gurup insanlar.
Kimlik kontrol yaparlar.Elinde gazete varsa kendi görüşlerinede tersse yandın 
Bir araba dayak yeyip kalka bilirsen tekrar iş yerine doğru yol alırsın.
Kalkamıyorsan yine yandın bir Allahın kulu gelipte sormaz,
sen kimsin ne oldu sana diyemez.
Cankurtaranda inmezsin devam edersin 
Sirkeci.Valilik önünden Ankara caddesini dolaşıp işe gidersin.
Biz o günleri gördük ve yaşadık.
Halen aklıma geldikçe tüylerim diken diken olur
Aradan 40 yıl geçti Hiç unutmadık.
Bugünümüze binlerce şükürler olsun dedik.
Nerdeeen nerelere geldik.
O günleri yaşayanlar lütfen anlatsın çocuklarına.
Onlarda bilsin o seneler nasıl geçmiş ataları neler yaşamış.
Daha bunlar sadece bir kaçı,Hepsini anlatmak içi kocaman,
Bir ROMAN yazmak gerekir.
Ama şimdi çoğu insanlar o günleri hiç yaşamamış gibi unuttu.
Bu gibilere nasıl bir isim bulsamki 
İncitmeden kırmadan
Anımsatsam bilmemki.
Hafıza kaybımı?
Unutkanlıkmı?
Bir tür hastalıkmı?
YoKsa nankörlükmü?
Ben çözemedim.
Çözebilenler nolur bana yardımcı olsun
İnan çok sevinirim..!!

Süleyman Özpınar.30.04.2017.Pazar.

 

 

Süleyman Özpınar.30.04.2017.Pazar.

 




Bu şiirin her türlü telif hakkı kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin almadan kopyalanması 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri yasasına göre suçtur.